Bakan Özer; gazetecilere, 2021-2022 eğitim öğretim dönemine tüm kademelerde yüz yüze kesintisiz şekilde devam edildiğini belirterek bugün itibarıyla yeni bir evreye dönüşen bu süreci, eğitimin tüm ortamlarında devam ettirmenin memnuniyeti içinde olduklarını söyledi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Sağlık Bilim Kurulu toplantısı sonrasında kapalı mekânlarda maske kullanma zorunluluğunun tümüyle kaldırıldığını açıkladığını hatırlatan Özer, "Biz de Millî Eğitim Bakanlığı olarak yarından itibaren okul öncesinden ilkokula, ilkokuldan ortaokula, ortaokuldan liseye 18 milyon öğrencimizin eğitim aldığı tüm okullarda artık kapalı mekânlarda maske kullanımını hem kaldırmış bulunuyoruz." dedi.
Sürecin zorlu geçtiğini dile getiren Özer, verilen aranın ardından yüz yüze eğitime tekrar başlanılmasının ciddi bir irade gerektirdiğini kaydetti.
Özer, Bakanlık olarak özellikle iki nokta üzerinde ısrarla durduklarını aktararak "Birincisi, okulların açılması gereken ilk, kapatılması gereken son yerler olduğu gerçeği. İkincisi, yüz yüze verilen bir buçuk yıllık aradan sonra okulların açık kalmasının bir eğitim meselesi olmaktan çıkıp artık bir millî güvenlik meselesine dönüştüğünü ısrarla vurgulamamızdı. Gelinen noktada ne kadar isabetli bir karar verdiğimizi tüm toplum gördü." ifadelerini kullandı.
Salgın sürecinin kolay geçmediğinden bahseden Özer, Türkiye'de eğitim sisteminin 18 milyon öğrenci ve 1,2 milyon öğretmenin yer aldığı devasa bir sistem olduğuna işaret ederek "Dolayısıyla bu süreçte Türkiye'nin normalleşmesinin yolu, okulların yüz yüze açık kalmasından geçiyordu. Bu kararlı duruşumuz, Türkiye'nin normalleşmesini hem kolaylaştırdı hem de hızlandırdı." dedi.
Özer; Koronavirüs Bilim Kuruluna, Millî Eğitim Bakanlığının tüm bürokratlarına, valilere, mülki amirlere ve öğretmenlere teşekkür ederek, şöyle devam etti:
"Bu süreçte öğretmenlerin ne kadar fedakârlık gösterdiklerini hep birlikte gördük. Maskeleriyle ders anlattılar, aşılama oranları sadece Türkiye ortalamasının üzerinde gerçekleşmedi, çoğu OECD ülkesinin öğretmenlerinin aşılanma oranlarının üzerinde bir aşılama oranıyla Türk toplumuna örneklik gösterdiler. Öğretmenlerimizle gurur duyuyorum, hepsine müteşekkirim. Vefa çalışmalarında da büyük fedakarlıklar gösterdiler."
Mesleki eğitim camiasının maske, siperlik, dezenfektan gibi salgında kullanılan birçok enstrümanı üreterek vatandaşa ve sağlık camiasına hızlı şekilde ulaştırdığına değinen Özer, "Millî Eğitim Bakanı olarak şunu iddia edebilirim: Mesleki eğitim, bu sürece aktif olarak katılmasaydı bu mücadelenin başlangıç evresi çok daha zor gerçekleşecekti." dedi.
"Okullar toplumlardaki en güvenli kurumlar"
Salgının tekrarlanmaması temennisinde bulunan Özer, gerekli önlemler alındığında okulların toplumlardaki en güvenli kurumlar olduğunu dile getirerek "Çünkü okullar eğitimin ötesinde kişisel gelişimlerin, psikolojik gelişimin ve akran paylsşımının yapıldığı ve bir ülkenin geleceğini inşa eden gençlerin yetiştiği mekânlardır. Onun için bu mutlu anımızı, artık Kovid-19 salgını süreciyle alakalı yarından itibaren maskeleri de çıkarttığımız bu süreci, başarılı bir şekilde tamamladığımızı tüm toplumumuza ifade etmekten büyük mutluluk duyuyorum." şeklinde konuştu.
Özer, eğitimle ilgili her ilin durumunu yerinde gözlemlediklerini anlatarak eğitimde kalitenin artması için gayret gösterenlere teşekkür etti.